2008'de kosuya yeni basladigim donemde katildigim Avrasya Maratonu 15K kosulari, son 4 yilda aksatmadan hep ayni mesafe ve parkurda oldugu icin, bu sure zarfinda gelisimimi cok bariz bir sekilde gozlemlememe de imkan verdi.
Uzun sure yurt disinda farkli ulkelerde calisip, 2008'de Turkiye'ye donmek, yillardir ozendigim fakat calisma kosullarindan dolayi yapamadigim hobilerime yonelmeme imkan saglamis oldu. Tesadufen de olsa icimdeki spor askini kosarak pratige doktum, daha cok bisiklet binmeye, motorsiklet kullanmaya, fotograf cekmeye basladim.
Ilk ciddi kosum (dogrusu kosu/yuruyus) Nike Human race'de oldu 2008 yilinda. Bir hafta sonu alisveris gezintisinde tesadufen gordugum bir ilan ile kayit olup, hazirliksiz, kosu gunu bogaz koprusu Acibadem tarafindan basladim 10K kosuya. Zor oldu, ha kostum ha yurudum... 1.07 ile bitti, bitebildi, beni de bitirerek... :)
Hemen sonrasinda Avrasya Maratonu vardi. O gunlerde calistigim sirketde bir arkadasla konusurken, Adim Adim ile bu kosuya katilmami ve hem kosup hem de bagis toplayabilecegimi aklima soktu. Fikir cok cazipti ama Turkiye'de bagis toplamak, birilerinden karsiliksiz para istemekde neydi ki!!!! Ayri bir konu elbette. Oraya girmeden, kosu hikayelerinden devam edeyim. Nike Human Race'de cekilen eziyetden sonra, yurumeden bitirilmeliyim hedefiyle ciktim ilk Avrasya 15K kosuma. Dogaclama, duzensiz 3-5K'lik kosularla hazirlandim son 4 hafta. O gunlerde ne interval biliyordum ne de uzun ya da kros kosulari.
16 Ekim 2008'de kosuldu 30. Avrasya Maratonu. 15K parkuruna 3888 gogus numarasiyla buyuk bir heyecanla basladim, cunku hedef koydugum ilk ciddi kosu bu idi. Sure kestiremiyordum ancak yurumeden bitirmek yetecekti bana. Katilanlar hatirlar mi bilmem, o gun kosu boyunca yagmur vardi. Ruzgar ve yagmur surprizi hos olmadi hedef konan ilk kosu icin. Start sonrasi koprunun hafif egimini cikarken, sertlesen ruzgarla yagan yagmur akupunktur hissi veriyordu her yanimda. Kopru cikisi ilk ciddi sinav Besiktas'a donus tirmanisi. Ha gayret diyerek ciktim, nasilsa sonrasi Barbaros inisi. Bereket yurume temposuna dusmeden inise gecerek ilk sinavi basariyla tamamlandim. Sonrasinda Besiktas donusu ve Dolmabahce'ye dogru kosmak hayli keyifli idi. Cok kasilmadan, yurumeye gecmemeye calisarak, turistik bir gezi yapar gibi gectim Galata koprusune kadar. Koprunun ortasina kadar tirmanilan rampa biraz zorladi. Kopru sonrasi Unkapani'na saga donus, ordaki duzluk sonrasi, Unkapani koprusune girip, kopru ortasindan U donus ile Aksaray yonune donus, kopru bitince tekrar Eminonu yonu. Sonraki yillarda parkur, Unkapani koprusune girmeyip Eyup'e dogru verilip yaklasik 500m'den U donusu yapilacak sekilde degistirildi. Eminonu'nu yorgun gecerken, sagda sirkeci gari civarinda hafif hafif baslayan ve giderek kendini hissettirecek rampadan bihaberdim ama kostukca onuda tecrube ettik. Gulhane parkina giris hayli zor oldu. Gulhane icindeki hafif inis ve duzluk biraz olsun rahatlatti ama yorgunlugu her yanimda hissediyordum. Zurnanin son deligine aslinda daha gelmemistim. Gulhane Park'indan cikipda Sultanahmet karsimda duvar oldugunda aslinda kosunu sonu fakat en zorlu kismina gelmistim. Adimlar kisaldi, tempo dustu. Finish noktasindan kulaklarima gelen sesler yaklastikca tukenmede artti, ha gayret diye diye finish duzlugune ciktim ama bende bittim. Hayli zor oldu ama hedefe ulasmaninda mutlulugu vardi. 1:33:05
1 sene cabucak gecip, 18 Ekim 2011, 31. Avrasya Maratonu'na geliyoruz. Kosmayi yeni ogreniyorum, Avrasya parkurunda maraton dusunecek hayal gucune henuz sahip degilim, dolayisiyla yine 15K.
Yazili bir programla olmasa bile haftada 3-4 kez toplam 30-40K kosarak hazirlanildi. Yine Adim Adim'la yapilan bagis kosusu ve yine yagmurlu bir gun. Start verilip kopru gecilince yagmur azaldi ve bir sure sonra dindi. Bu sefer Barbaros'a dogru rampa daha rahat cikildi, antrenmanin faydalari, Barbaros'dan asagi daha hizli salindi. Sultanahmet'de devasa agaclar altinda ozgurce kosmanin keyfi baska turlu elde edilmez, sirf bunun icin bile kosulur Avrasya. Inonu stadi civari Adim Adim'dan tanidigim Zeki Yemez'le yan yana geldik bir an, takilayim dedim, biliyorum arkadas ne de olsa maraton kosmus. Takildik beraber, hedef neydi, 75 dakika civari. E iyi gidelim beraber. Tempo ve zaman fena degil. Galata koprusunu donup, 10K'yi gecince hizlanmamiz lazim dedi Zeki, eh hizlanalim bakalimda Sultanahmet bizi bekler, cokda kasmayalim. Unkapani koprusunu gecip Eminonu'ne dogru U donusu sonrasi, Zeki temposunu artitrdi. Bense arkasindan bakakaldim. Nasilda gidebiliyordu oyle ben yapamazken. Neyse, Sultanahmet yokusunda perisan olmakda var. Korku daglari bekler. Yokusun korkusuyla yokusun basina kadar geldim ve yine yokusda yenildim. Yine adimlar kisaldi, yine omuzlar dustu, yine kambur cikti. Niye bu eziyet arkadas, sehirde duzluk mu kalmadi da bu insanlari dokuyorsunu bu yokusta. Hedefi tutturamadan bitiyor 15K. 1:19:47
 |
| Maraton Fuarindan Haile geldi gecti |
1 sene cabucak gecip, 18 Ekim 2011, 31. Avrasya Maratonu'na geliyoruz. Kosmayi yeni ogreniyorum, Avrasya parkurunda maraton dusunecek hayal gucune henuz sahip degilim, dolayisiyla yine 15K.
Yazili bir programla olmasa bile haftada 3-4 kez toplam 30-40K kosarak hazirlanildi. Yine Adim Adim'la yapilan bagis kosusu ve yine yagmurlu bir gun. Start verilip kopru gecilince yagmur azaldi ve bir sure sonra dindi. Bu sefer Barbaros'a dogru rampa daha rahat cikildi, antrenmanin faydalari, Barbaros'dan asagi daha hizli salindi. Sultanahmet'de devasa agaclar altinda ozgurce kosmanin keyfi baska turlu elde edilmez, sirf bunun icin bile kosulur Avrasya. Inonu stadi civari Adim Adim'dan tanidigim Zeki Yemez'le yan yana geldik bir an, takilayim dedim, biliyorum arkadas ne de olsa maraton kosmus. Takildik beraber, hedef neydi, 75 dakika civari. E iyi gidelim beraber. Tempo ve zaman fena degil. Galata koprusunu donup, 10K'yi gecince hizlanmamiz lazim dedi Zeki, eh hizlanalim bakalimda Sultanahmet bizi bekler, cokda kasmayalim. Unkapani koprusunu gecip Eminonu'ne dogru U donusu sonrasi, Zeki temposunu artitrdi. Bense arkasindan bakakaldim. Nasilda gidebiliyordu oyle ben yapamazken. Neyse, Sultanahmet yokusunda perisan olmakda var. Korku daglari bekler. Yokusun korkusuyla yokusun basina kadar geldim ve yine yokusda yenildim. Yine adimlar kisaldi, yine omuzlar dustu, yine kambur cikti. Niye bu eziyet arkadas, sehirde duzluk mu kalmadi da bu insanlari dokuyorsunu bu yokusta. Hedefi tutturamadan bitiyor 15K. 1:19:47
17 Ekim 2010, 32. Avrasya Maratonuda geldi catti, yine bir 15K mucadelesi. Antrenmanli, hatta birkac yari maraton bile kosulmus. Bacaklar daha kasli daha guclu, daha az yag vucudun her bolgesinde.
Hava ilik, 2 sene yagmur altinda kosulmustu, bu sefer yok. Hedef yine 75 dakika, gecen sene ki hedef sasmanin yenilgisi herseye ragmen hafizada. Start veriliyor, kopru cabuk bitiyor, Besiktas sapagina donus ve Barbaros'a kadar rampa, sonrasinda Barbaros'dan Besiktas'a uzun ve cabuk adimlarla salinim, Dolmabahce'de agacli yolda sag sollar, Inonu, Kabatas, Findikli, Tophane. 7,5K gecis zamanim hic olmadigi kadar iyi. 35dakika, biraz Gulhane'de kaybetsem, super bir finish beni bekliyordu. Galata koprusunde oltacilar, kosanlari gaza getiren Hollandali ve Ispanyol turistler... Aralarinda ismarlama alkis tutan bizimkiler. Unkapani'na donus, 10K'da eridi, Unkapani koprusunu alttan gecip biraz ileride U donusuyle tekrar Eminonu. Gulhane-Sultanahmet yokusu giderek yaklasiyor. Sirkeci sagda Sarayburnu'na dogru basliyor rampa, sonra Gulhane'nin sari taslarina basiyoruz. Gulhane Parki'nda bir kosucuyum ben yine, her zamankinden daha guclu, daha saglam. Taslar uzerinde ayaklarin cikardigi ses ve artan soluma sesleri, gecen senelere kiyasla ucarak cikiyorum, kanatlaniyorum kendimce.
Surlarin altindan gecip, parki terk ediyoruz, daha dik tramvay yolundayim. Cok gucluyum ve cevremdeki herkes gibi son 500m icin son damlalari tuketiyorum. Finish'e sprintle giriyorum. Ismim okunuyor, kosu bittikden saniyler sonra. Durunca bacaklarimin agirligi ile yere bastigimi hissediyorum, yoksa gercekten uctum mu ben? 73:33 ile geciliyor 15K bu sene. Artik yendim seni Sultanahmet yokusu.
33. Avrasya Maratonu, 16 Ekim 2011..... Gecen senelere nazaran daha organize, yeri ve kalitesi degisen maraton fuari. Birseylerin iyiye gittigine isaretler. Spor AS gibi bende bos durmadim gecen sure zarfinda. hayalim gerceklesmis, 2 maraton kosmusum bir sene icinde, daha ne olsun. 4. kez avrasya 15K startinda dururken 3,5 senedir kosuyor olmanin da ozguveniyle bekliyorum. 3 hafta once maraton kosmus olmanin yurgunlugu varken, bu sefer hedefimde yok, keyfine, ne cikarsa.
Tum gece yagan yagmur kosu oncesi durdu, hava kapali, yagmur yagsada aliskiniz Avrasya'da. Gunesli olmasinda yagmur sorun degil. En geriden start aliyorum, kopru cikisina kadar kalabalikla biraz ugrasiyorum ama sonrasinda tempolu cikilan Besiktas girisi ile onum daha rahatliyor. Sal Barbaros'dan asagi, aman yerler islak yinede dikkatli ol. Ilk 5K son surat geciliyor, su icmeden geciyorum. Gecen kosularda yavas cekilmis film bu sene daha hizli akiyor. 3 kosu oncesinde zorlayan galata koprusu cikisi bile duzlesmis.
10K'da geciliyor, sanki bu sene herkes daha hizli kosuyor. Aslinda cevremdeki herkes benim gibi guzel antrenman yapiyor ve karsiligini aliyor. Unkapani gecis, Eminonu'ne donus. Necdet Turhan abimde maratonda. Ne buyuk bir insandir o, selam verip geciyorum. Hava soguk, seyircide az bu sene, bando takimida yok Gulhane'de. Gecen sene galip gelmistim bu yokuslarda artik yenilmem. Saate bakiyorum ki hayli iyi bir zamanla kosuyorum ve kemik 70dakika alti dahi cikabilir. Son 500m bu amacla yokus yukari olsada tempo artiriyorum, son 200 duzlugude ayni sekilde uzun ve cabuk adimlarla giriyorum. Bu senede parkur rekoruyla bitiyor 15K. 1:09:51, saniyelerle de olsa 70 dakika altindayim.
 |
| Gogus numaralari ve madalyalar |
 |
| Zaman cipi ile olculen dereceler |
 |
| Avrasya 15K parkur |
